Gelecek Dükkanı
Gelecek dükkanı birbirinden bağımsız Metin Uçar’ın kısa hikayelerinde oluşuyor. Bazıları bir kaç bölümden oluşan hikayeler de olsa hikayelerin genel uzunluğu “kısa hikaye”nin hakkını veriyor. Sanırım çoğu 1000 kelimenin altında hikayelerden bahsediyoruz. Bu yüzden normalde yaptığım gibi tüm hikayelere değinmem pek mümkün olmadı.
Okunuş açısından rahat bir kitap. Bana biraz eskiden basılan fıkra kitaplarını hatırlattı. Kitabı ortasından açıp bir kaç fıkra okuyup istediğinizi alıyordunuz. Bunda da bir kaç hikaye dışında gelişen karakterler veya derin bir hikaye örgüsü olmadığı için takip etmesi kolay ve bir dahaki gün tekrar kitabı aldığınızda hatırlamanız gereke pek bir şey yok.
Kalite olarak iyi fikirler de , kitapta bilimkurgu olarak sayamayacağım öyküler de mevcut. Kişisel olarak bu kadar kısa hikayeleri çok sevmesem de sosyal medya kültürü ile büyümüş veya onla yaşayan nesil için belki de en uygun uzunluk bu.
Bu kadar çok hikaye olunca ve okuyucuyu sıkmamak adına hikayede bazı kısa yollar kullanılmış. Mesela “laboratuvar” veya “ofis” kelimesi geçiyorsa kafanızda bu tasvirleri biraz sizin uydurmanız gerekiyor gibi duruyor. Bunun iyi yanı hikayelere hızlı dalışlar yapılıyor ve konu hızlı ilerliyor. Kötü yanı biraz hayalgücü cepten yiyor.
Bana kalsa bazı hikayeleri kitaptan çıkarır bazılarını da genişletirdim. “Yukarıtepe”, “Hamsi Olayı” “Bay” “Oğlum niye yaptın?” gibi birkaç hikayenin kitabın genel rengiyle ve kalitesiyle uyumlu olduğunu düşünmüyorum, bunları çıkarırdım.
Bir kaç hikaye üzerinde yine de değerlendirme gereği duydum.
Nastya: Sanırım kitaptaki bölümlerden oluşan en uzun hikaye. Bir uzaylı ırkı ve kızın teması ve bunun dünyaya olan sonuçlarını anlatıyor. Gücün tek elde toplanması hikayede iyi bir sonuca gidiyor(genelde gitmez :)). Öte yandan karakterin giderek gelişimini takip edebildiğimiz için diğer hikayelerden ayrılıyor. İnsana sorulan “mutlak güce yakın bir şeye ulaşsaydınız napardınız?” sorusu çerçevesinde bir beyin egzersizi. Ortalama buldum.
İnsanlık Görevi: Güncel konusu itibariyle ve global bir etkiden bahsettmesi dolayısıyla hoşuma gitti.
Gezmeye Gidelim mi?: Yine mikrodan makroya geçişi ile kendini sevdiren bir hikaye.
Tanrının Gölgesi ve Yüzyılın Keşfi: Bu hikayeler sanki olmaları gereken hikayelerin 1/3ü gibi. Hikayeler tam sahneyi kurduktan sonra biraz ani bir şekilde sona eriyor. Bu hikayelerin genişletilmesi ve heyecanın artırılması için çalışılabilirmiş.
Nefret: Sanırım kitaptaki en iyi sevdiğim hikaye oldu. Bilimkurgunun yapması gerekeni yapıyor ve form ve sahne değiştirerek toplumsal bir sorunun başka bir bakış açıcısıyla ne kadar rahatsız edici olabileceğini gösteriyor.
Hasat 2020: Bu hikayede yine güzel bir ikilem sunulmuş. Belki karakterler bizim aklımıza gelen
çözümleri sıralayıp biraz daha çıkmaz yaratsalar daha iyi olurmuş. Sonucun çok açık olmaması da güzel.
Tekil Gölge Günü: Kitaptaki son hikaye Asimov’un bir hikayesine benziyor. Çift yıldızlı bir sistemde çok nadir oluşan bir güneş tutulması başka olaylara yol açıyor. Fikir güzel belki biraz daha zaman ileri sarılıp denemeler yapılabilirdi.
Genel olarak hızlı okuma yapanların ve fikrin uzun tasvirle yavaşlatılmasını sevmeyenlerin tercih edeceği bir kitap olmuş. Yine çoğu yazarda gördüğümüz gibi biraz daha geri bildirim sisteminden yararlanabilirmiş kitap. Bazı hikayelerin orada olmaması gerek. Bunun dışında yazarın üretken olduğu ve konu kısıtlaması olmadığı görülebiliyor. Başarılar diliyorum.
Hızlı Yazı Geri Bildirim Tablosu
İkonların üstüne getirerek anlamlarına bakabilir,tıklayarak geri bildirimde bulunabilirsiniz.Ayrıntılı açıklama için "Sembol Kütüphanesine" başvurun.Verilen puanlar geri alınamamaktadır.- Hikaye Temposu Düşük
- Yavaşla Biraz Dostum!
- Anlaşılması/Takip Etmesi Zor
- Hikaye fikir için fazla kısa
- Hikaye fikir için fazla uzun
- Tam zamanında!
- Mantık hataları ve Tutarsızlıklar
- Detay Eksikliği
- Detay Fazlalığı
- Güzel Ayrıntılar
- Güzel fikir ama uygulama daha iyi olabilir!
- Ortalam fikir ama iyi uygulama!
- Bıçak gibi keskin uygulama
- İyi dilbilgisi ve imla kullanım.
- Komik!
- Güçlü Sembolizim
- Kör gözüne parmak
- Gönderme Bağımlısı
- Sağlam Kökler
- Zamansız
- Teknoloji Açıklama Kitapçığı
- Derin ve Canlı Karakterler
- Tek Boyutlu karakterler
- Stereotip Karakterler
- Seçilmiş Kişi Sendromu
- Karakterin motivasyonu/hareketleri/arka hikayesi uyumsuz
- Hikaye Sıkıcı ve Sıradan
- İlham verici
- Taze Fikir!
- Sürükleyici!
- Mükemmel bir Yolculuk
- Fazla Düz Anlatım!
- Yaşanabilir Atmosfer!
- Bu Gezegende Yaşam Yok!
- Enteresan Burgular/Ayak oyunları
- Fazla Tahmin Edilebilir
- Seri Üretim
- Tanrının Eli! Deus Ex Machina
- Umut Vadediyor
- Başyapıt!
- Kötü Fikir
- Yakıt/Fikir Az
Metin Uçar
Kozmik Atölye’den gelen değerlendirmenin ayrı bir yeri var. Bu tür değerlendirmelerin yazan insanların ihtiyaç duyduğu bir itici güç olduğunu belirtmem gerekir. Bu hem itici hem de istikamet düzeltme etkisine sahip bir güçtür. Teşekkürler.